Dailymile’dan ilk kez, bundan yaklaşık 4,5 ay önce facebookta, arkadaşlarımın duvarlarına yazılan yazıları okurken haberdar oluyorum. Üyelerinin koşu, yüzme, bisiklet ya da ağırlık çalışmalarını yüklediği bu site, bir zamanların acayip becerikli scuba dalgıcı olarak bana, dalışlarımızın derinliği ve süresinin yanı sıra, suyun sıcaklığı, giydiğimiz kıyafet ve dalış süresince gördüklerimiz gibi detayları da not edebildiğimiz dalış logbook larımızı anımsatıyor.
Garmin imin henüz olmadığı o zamanlar, tüm spor aktivitelerimi kaydedebileceğim ve hepsini günlük, haftalık ya da aylık olarak bir seferde görebileceğim bir sitenin olması beni çok heyecanlandırıyor. Bir süre için sadece Dailymile'a bir şeyler kaydedebilmek için aktivitelerimi hızlandırdığımı hatırlıyorum. Koştuğunuz ya da bisiklete bindiğiniz parkuru haritada işaretlediğinizde mesafeniz ve hızınız otomatik olarak hesaplanıyor.
Aynı Facebook ta olduğu gibi Dailymile’da da arkadaş listeniz var. Facebokta ortak paydanız olmayıp da sırf tanıdığınız için listenizde bulunan onlarca insana karşılık, Dailymile da arkadaş listeniz hiç tanışmadığınız ama en azından bir ortak yönünüzün olduğu kişilerden oluşuyor. Canınız hiç koşmak istemiyorken başkalarının aktivitelerini görüp motive olabiliyorsunuz. Onlara yorumlar gönderip, kendi yapmış olduğunuz antrenmanlar için motive edici yorumlar alabiliyorsunuz.
Herkesin Dailymile ı kullanmak için başka başka sebepleri olduğuna inanıyorum. Dailymile ı sosyal paylaşım sitesinden çok logbook olarak gören benim için yorum kısmı çok önem taşımazken, kimileri tüm hayatını bunun üzerine kurmuş görünüyor.
Dailymile’ın en çok hoşuma giden özeliklerden biri de “Challenges” kısmı. Üyelerin kurmuş olduğu gruplara katılarak hem kendinzle hem de diğer katılımcılarla tatlı bir rekabete girmeniz mümkün. İlk üye olduğumda “85 miles in October” a üye olmuştum. Bu etkinliğin motivasyonu ile Ekim ayında 202 km koşmuşum. 2011 için daha uzun süreli bir etkinliğe katılmış olduğumu ise geçen gün farkettim: “most miles in 2011” yeni yılın henüz 3. gününde ben henüz 19.km yi kaydetmişken birçokları 30.km leri geride bırakmış. Birkaç ay sonra arada ki farkın nerelere varacağını tahmin bile edemiyorum :)
Garmin imin henüz olmadığı o zamanlar, tüm spor aktivitelerimi kaydedebileceğim ve hepsini günlük, haftalık ya da aylık olarak bir seferde görebileceğim bir sitenin olması beni çok heyecanlandırıyor. Bir süre için sadece Dailymile'a bir şeyler kaydedebilmek için aktivitelerimi hızlandırdığımı hatırlıyorum. Koştuğunuz ya da bisiklete bindiğiniz parkuru haritada işaretlediğinizde mesafeniz ve hızınız otomatik olarak hesaplanıyor.
Aynı Facebook ta olduğu gibi Dailymile’da da arkadaş listeniz var. Facebokta ortak paydanız olmayıp da sırf tanıdığınız için listenizde bulunan onlarca insana karşılık, Dailymile da arkadaş listeniz hiç tanışmadığınız ama en azından bir ortak yönünüzün olduğu kişilerden oluşuyor. Canınız hiç koşmak istemiyorken başkalarının aktivitelerini görüp motive olabiliyorsunuz. Onlara yorumlar gönderip, kendi yapmış olduğunuz antrenmanlar için motive edici yorumlar alabiliyorsunuz.
Herkesin Dailymile ı kullanmak için başka başka sebepleri olduğuna inanıyorum. Dailymile ı sosyal paylaşım sitesinden çok logbook olarak gören benim için yorum kısmı çok önem taşımazken, kimileri tüm hayatını bunun üzerine kurmuş görünüyor.
Dailymile’ın en çok hoşuma giden özeliklerden biri de “Challenges” kısmı. Üyelerin kurmuş olduğu gruplara katılarak hem kendinzle hem de diğer katılımcılarla tatlı bir rekabete girmeniz mümkün. İlk üye olduğumda “