İlk maratonumun yoğun antrenmanları ve hemen ardından yaptığım yokuş çalışmalarıyla gelen ağrılar ve elbette hiç hayatımdan eksik olmayan düşmelerimin sonucu bilek burkmam beni kelimenin tam anlamıyla bitirdi, koşudan soğuttu.
8 Temmuz 2012de British 10k London Run yarışına katılacak olmama rağmen ciddi bir hazırlık süreci geçirmiyorum. 40.000 kişinin neredeyse kol kola koştuğu bu yarışı, hoplayıp zıplayan tavuk civciv, balerin ve gelin kostümlü koşucuların arasında, ite kaka ve kakıla 52 dakikada tamamlıyorum. Bu hedefimin çok üzerinde ne var ki elden gelen budur.
Türkiye’ye döndüğümde bir kısmını Cemil, Kevin ve kız kardeşi Kerry ile yaptığım 19km lik uzun koşu, maraton koştuktan sonra bile yaşamadığım, günlerce süren şiddetli ağrılara sebep olunca dailymile dan 5 aylık koşu profilime bakıyorum. Haftada 30-40km koştuğumu sanan ben ne yazık ki son 5 aydır 25km nin üzerine bile çıkamamışım. Dahası bu 19km, maratondan 2 hafta sonra Handan’la yaptığımız 20kmlik yokuş antrenmanından sonra koştuğum en uzun koşu! Bütün bunlardan nasıl hiç haberim olmadı? Hedefsizliğin beni bu hale getirdiğini düşünerek, “triatlon mu, yeniden maraton mu, koşuya son mu, bisiklet yarışları mı?” sorularıma nihayet bir son verip kendime yeni bir hedef koyuyorum: yeniden maraton.
Avrasya maratonuna 13 hafta var. Hedefim ortalama @5.35 ile maratonu
Kevin programı verdiğinde, bu sürelere uyabilirsem programı uygulamaya devam edeceğimi, uyamazsam "demek ki benim maraton 3saat 55dakikada çıkmazmış" deyip yeni bir hedef belirlemem gerektiğini söylüyor. 1000m ve üzeri, olması gerekenden daha hızlı çıkarken, kısa intervaller her zaman olması gerekenden açık ara yavaş çıkıyor. Ancak başka bir sorun var: kısa intervaler, hedeften yine uzak kalsam da, her hafta iyileşirken, uzunlar ve tempolarda olması gerektiği gibi hızlanamayıp her hafta aynı kalıyorum. Bu şimdi ne demek oluyor? Maratonu hedeflediğim sürede bitirebilecek miyim, yoksa vaz geçip yeni bir hedef mi belirlemeliyim?
Koşu hayatımın 2. yılında, bilmem gerekenlerin koşu programları, yarış stratejileri, hazırlık süreci, doğru beslenme, doğru malzeme seçimi, vitamin desteği gibi konulardan ibaret olmadığını, koşu arkadaşlarınızın da en az bunlar kadar hedefinizde etkili olacağını öğreniyorum. O güne kadar yaptığı dereceleriyle profesyonel olmaktan uzak da olsa performansı ortalamanın üzerinde olduğundan kendini çoğunluktan ayrı ve üstün tutan kişiler, program yazmanın bilgi birikimi ve tecrübe kadar spor etiği de gerektirdiğini bilmeden antrenörlüğe soyunurlar.
İşte ben bu etikten yoksun birinin kurbanı olarak maratona 8 hafta kala hedefsiz, programsız kalakalıyorum…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder