8 Haziran 2016 Çarşamba

Kaş - Meis 2016


Kaş Meis çok uzun zamandır katılmak istediğim bir yarış, niye bu kadar erteledim bilmiyorum. Akıntısı olmayan, kerterizi kolay bir yarış ama çok uzun, çookkkkkkk uzun…

Yeterince antrenman yapmamış olabilirim ama yeterince nedir? Mutlaka sizden daha fazla suya girmiş birileri olacaktır, bu durumda sizin ki hep yetersiz antrenman mıdır? Uzun bir kış uykusundan sonra yarışa 6 hafta kala hazırlanmaya başlıyorum. Haftada bazen iki, bazen bir, nadiren üç antrenman yapıyorum. Yarışa kadar bir adet 4000m, üç-dört tane 3600-3800mt yapıyorum. Bunların her biri ısınma, drill, main set şeklinde; durmadan yüzdüğüm hiç bir antrenmanım yok.

Yeterli mi? Hedefiniz bitirmekse yeterli. Daha önce bu mesafeyi hiç yüzmediyseniz ve hedefiniz acısız bitirmekse antrenmanlara daha erken başlayıp (mümkünse hiç ara vermeyip) yarışa kadar çok daha fazla 4000-5000mt ler yüzmekte fayda var.  Çok iddialıysanız, kürsü beklentiniz var ve rakipleriniz kuvvetli ise, süre hedefiniz varsa, bir önceki yıla göre dramatik bir iyileşme bekliyorsanız yetmeyebilir.

Her yarışa bir macera sığdırma halimden vazgeçmeyip, bu yarıştan önce hiçbir sebebi yokken bir hafta boyunca şınav çekiyorum. Haftanın 5-6 günü spor salonuna giderim ama şınav çekmişliğim hiç yoktur. Niye böyle bir sevdaya kapıldığımı bilmiyorum. Kaş'a vardığım ilk günün akşamı omuzlarımda ve kollarımda sızlama hissedene kadar yaptığım işin saçmalığını ayamıyorum.

Yarış sabahı bizi Meis’e götürecek olan feribotların önünde toplanıyoruz. İsimler okunuyor, ismi okunan, gösterilen feribota biniyor. Burası çok önemli; istediğiniz feribotu seçemiyorsunuz. Hal böyle olunca arkadaşınızla aynı feribota binemiyor ve güneş kremleri, vazelinler, muzlar, sular, arkadaşınızla ortak aldığınız ne varsa sizde ya da arkadaşınızda kalabiliyor.

Bu yarış için hiçbir hedefim yada tahmini bir sürem yok ama Serhat’ın var. Feribot Meis’e yanaşırken bir kadın Serhat’ın hedefini soruyor. Bir önceki yıl derecesi 3:15. Bu yıl çok iyi antrenman yaptılar, iddialılar: 2:30 diyor gururlanarak. Kadın donuk donuk bakıyor, “ha, siz yüzücü değilsiniz herhalde” diyor. “Beğendiremedik kadına dereceyi” diye söyleniyor Serhat. Allahım yüzücü gibi görünmek için nasıl bir sürede bitirmek gerekiyor bu yarışı?

Bazıları yüzerken rahat rahat tuvalet ihtiyacını giderebiliyor, ben gideremeyenlerdenim. Yarışın başlamasını duvarın üzerinde oturarak bekliyorum. 5 dakika düdüğü çalınca planım gözlüğü temizleyip tuvalet işini halletmek ve start noktasına dönmek ama evdeki hesap çarşıya uymuyor. Düt diyor düdük, ben boneyi kafama geçirirken insanlar sapır sapır suya atlıyor. Yarış başlamış bile…



Kerterizi en kolay yarışlardan biri bu; finish noktasına ulaşmak için tam karşınızda ki dağda, hörgüç şeklindeki çıkıntıya dümdüz yüzüyoruz. Bazı forum sitelerinde ada çıkışında sol tarafınızdaki burna fazla yaklaşmayın ters akıntı var diyorlardı ama ben o akıntıyı vardıysa da hissetmiyorum. Farklı hava koşullarında akıntıların yönü ve şiddeti değişebiliyor. Şimdilik tek sorunum yarışa bir hafta kala çektiğim şınavlar yüzünden omuzlarımın sızlaması.

Benim akıntıyı hissettiğim ilk yer burnun ucu oluyor. Aynı anda başlayan dalgalar da yönümü değiştirdiğinden, finish noktasının sağına düştüğümü fark etsem de akıntının yönünü bu noktada tam olarak kestiremiyorum.

Sık sık karşı dağdan kerteriz alarak ilerlememe ve dümdüz gittiğimi sanmama rağmen ilk sarı dubanın tam karşısına düşüyorum. Halbuki limandan ayrılırken sarı dubaların fazla solda kaldığını (meis ten kaşa gidiş istikametinde) görüp dubaları solumda bırakarak finish e gelmeyi planlamıştım. Bu nedenle yarış sırasında anlamasam da bir yerlerde bizi Çukurbağ yarımadasına sürükleyen bir akıntı olduğunu düşünüyorum. ilk dubaya yaklaştığımda kerteriz artık tam karşıda değil, hafif sağda kalıyor.


İlk dubanın finishe 3000mt uzaklıkta olduğunu biliyorum ancak benim 1-1.5 saat daha yüzecek mecalim yok. Daha yarışa başlarken yorgundum, ilk dubaya yaklaşırken en fazla 1000mt daha yüzebilecek enerjim olduğunu düşünüyorum. Gerisi işkence olacak…

Oluyor da… 3000mt boyunca arka kolum, ön kolum, omuzum, sırtımdaki bütün kaslar acıyor, elim uyuşuyor, parmaklarıma kasılıyor. Son 2000mt de herhangi bir tekniğim olduğunu düşünmüyorum. Şu spor salonunda yüzmesini komik bulduğum insanlardan bile daha korkunç görünüyor olmalıyım. Dönünce onlardan özür dilemeliyim. Ama düzeltmeye çalışmıyorum, rutinin dışına çıktığım en ufak bir kas hareketi krampa sebep oluyor. 7500mt boyunca kramp hiç girmiyor ama son 2000mt de varlığını sürekli hissettiriyor. Daha fazla antrenman yapmalıydım, daha fazla uzun mesafe yüzmeliydim.

Koyun içinde bizi finish noktasının sağına atan kuvvetli bir akıntı olduğunu 3. Dubayı hiç görmememden anlıyorum. Sadece 3. Duba değil, finish noktası da solda kalıyor. Organizasyon bu akıntıyı hesaplayarak mı dubaları olması gerekenden daha sola koyuyor acaba? Denizin dibi görünür olduğunda akıntının kuvvetini daha net anlıyorum. Kaş Meis’i ikinci kez denersem, tek değiştirmek istediğim koyun içine girdiğimde finish e doğru değil hafif soluna doğru yüzmek olacak.

İlk Kaş Meis denemem 2:50 ile sonuçlanıyor, nasıl oluyorsa yaş grubunda bana ikincilik getiriyor. Daha çok antrenman yapsaydım daha kısa sürede biter miydi bilmiyorum sonuçta herkesin bir oluru var, benim kide bu. Ama yorulmadan bitirmeyi isterdim ve bunun ancak daha fazla antrenmanla mümkün olacağını biliyorum.

Yaş ilerledikçe yavaşlıyorum ama ben hep antrenman eksikliğinden diyorum, yavaşladıkça mesafeleri uzatıyorum ve her seferinde daha çok yoruluyorum.